5 Mayıs 2011

Kınamı Yakamadım, Ben Sana Varamadım.

Hepimiz filiz.

Masallara inanmam,
Hayalleri kurarım ama inanmam,
Ruh kavramına agnostik bakarım ama inanmam,
Aşka inanmam, sevgiye de...
Saygıya bile inanmam, biraz görecelidir.

Paraya inanmam, saadetine aldanmam.
Duygulara şüpheli gözle bakarım, varlıkları ilgilendirmiyor.
Bedenlerin uyumuna inanmam.

Toplum psikolojisinin öldürdüğü toplumun kokusuna dayanamam.
Ruhani pezevenkliğin kök saldığı yerde boy veririm.

Yaş kavramına inanmam.
İsimlerden korkarım, inanmam.
Kısıtlamalar gözümü korkutsa da istediğim boku yerim.
Aynı bokun lacivertinden korkarım, inanmam.

Allah'a inanmam, varlığından şüpheliyim.
Dinler umrumda değil, şirinlerden daha güzel yazılmış politik hikayeler sadece.
Çayın yanında peynirin iyi gittiğine inanmam.

Siyasetin dünya düzeni getireceğine inanmam.
Sosyalizme güvenmem.
Komünizme de.

Eğitimin adamı eğittiğine inanmam.
Kitap okumak beyni geliştirmeyebilir, inanmam.
Önüme konulan şıklarda deneme yanılma uygulayamam. Çünkü hayat sayısal değil, sosyal.

Kırmızı ışıkta durmayı akıl etmem.
Ölümden sonra yaşam var demem. Çünkü inanmam.
Tek gerçeğim, ölümün varlığıdır.

Sigara beni öldürür, dumanından inanırım.
Alkol beni bayıltır, uyuşukluğundan anlarım.
Kova yapmak maharet değil ama o da iyidir.

Uyuşturucunun varlığına inanmaya ihtiyacım var. Hadi ver bi hap daha!
Beynime inanmam, hiç doğru konuşmuyor.

Devletlere inanmam.
Yasalara inanmam.
Mutluluğa inanmam.
Gülmeye inanmam.
Ağlamaya inanmam.
Giysilere inanmam.
Yazılara inanmam.
Eylemlere inanmam.
İnsanlara inanmam.
Gözlere inanmam.

Yeni dünya düzeni uygulamalarına inanmam.
Güven vermem, çünkü güvene inamam.
İnsanları kandırmayı severim, ama beceremem.
Saygılar.

2 yorum: