11 Kasım 2010

Telefonumu kaybettim, hükümsüzdür!


Dün akşama doğru telefonumu kaybettim, çaldırdım, hacılandım. Her ne boksa başıma gelen sonuçta telefonum yok ortalarda. Telefon kullanmaya başladığımdan beri başıma ilk defa böyle bir şey geldi.
Çok üzüldüm.
Hani cidden çok çok çok üzüldüm.

Çünkü ben obje bağımlısı bir kişiyim. Filmlerde olur ya, belki gerçek hayatta da olanlar vardır, bir hayvan alıcaksınızdır ve ilk göz göze geldiğiniz hayvanı seçersiniz. Benim obje bağımlılığımda böyle bir şey.
Ben daha doğrusu insan dışında olan bütün her şeye aşırı derece bağımlı olabilecek birisiyim. Öyle de oluyorum. Bundan rahatsızlık duymuyorum, çünkü insanların beni terketmesine çok alışığım. Zaten şuan da da hep birileri gitse keşke diyorum.
Sık sık msn adresimi tazeliyorum, kişilerden arındırıyorum. Kalabalığı oldum olası sevmemişimdir zaten. Pazar yerleri midemi bulandırır, nefes darlığı çekerim.

O değil, yine dönüp dolanacağım yer holigan düşüncelerim olucak. Telefonumun yok olmasını buraya bağlayacağım. Çünkü şunu farkettim ki, görüşün ne bokum olursa olsun köleyiz! Dünyanın kölesi değiliz yalnız. İnsanların kölesiyiz. Onlarda kendi kurdukları şirketlerin, markaların diğer köleleri.

Markalar emperyalist bir politika izliyor.
Bunu farkettim. Bu gerçeği kabul ediyorum.
2. gün bugün. Telefonsuzum. Otobüste eve gelirken canım sıkıldı, bağırarak şarkı söylemek istedim. Dinlediğim müziklerin, şarkıların hepsi kafamdan tek tek geçti. Tıpkı ölecek birisinin gözünün önünden geçen hayatı gibi.
Ve küfrettim içimden kendime.
Evet anarşizmi savunuyordum fakat boktan bir telefona olan bağımlılığımdan dolayı bunu tam yapamıyordum. Gerçi hiçbiriniz yapamıyorsunuz. Çünkü hepiniz bir şeyin kölesisiniz. Belki bana işin içinden çıkmak için 'obje bağımlılığım var' diyosun diyorsunuzdur ama, inanın rengim benzim attı resmen telefonumu kaybettiğimde.
300 tl bir şeydi.

Eylem yapmak güzeldir, katılmak daha da bir güzel ve eğlencelidir. Fakat hep öyleymişiz gibi, ot gibi yaşayarak kendi hayatımızı batırmak bana biraz saçma geliyor.
Geçen günlerde bir tane arkadaşım Facebook'ta bana ' anarşistsin ama Burger King'te çalışıyorsun' dedi. O elbette bunu geyik olarak söylemek istemişti, ciddi olarak tartışcağını zannetmiyorum.
Neyse, ona dediklerimi burada da yazmak istiyorum.

Para var. Böyle bir şey icat edilmiş ve maalesef o olmadan yaşayamayız. Into The Wild filmi gelir aklıma hep bunu söyledikçe ve düşündükçe.
Fakat durum böyle olamaz, o şekilde yaşayamayız. Orda da durum farklı değil.
Düzen bir kere kapitalist bir düzen olarak kurulmuş. En komünist insan bile ' teknolojiyi takip etmeliyiz, batıya kapıları kapatan osmanlıyı gördük, japonya ebesinin amında ama 11 yıldır 3g var ' gibi cümleleri kuruyorsa, maalesef otoriteye karşı kişilerde bir şeylerin kölesidir.
Ben bunu, kötü bir şeyden dolayı söylemiyorum veya dile getirmiyorum. Benim gibi düşünenlerin suratına söylenebilecek en basit ve kişinin acizliğini belirten en belirgin cümlelerdir bu cümleler.
Şöylesin de böyle yapıyosun!


Karşı görüşe olan saygısızlık, kaldıramamazlık bu cümlelerle dile getirilir, naif bir şekilde. Ot gibi olsanız, bu sefer de öyle çullanırlar. ' olm tamam anarşistsin, sosyalistsin de böyle de yaşanmaz lan ilkel insanlar gibi ' derler.
İşte insanlar başta bu düşüncelerinden arınmalılar ki, bir şeyler olsun !
Ondan dolayı iğrençsiniz!!

Bana göre önemli olan, bir şeyler düşünmek. Yararlı şeyler düşünmek! Bunu yaparsa tüm insanlık işte asıl o zaman herkes rahatlar. İşte o zaman güzel bir dünyada barış içinde yaşarız. Bombaları imha etmeden, kötüleri öldürmeden... Sadece düşünerek. Sadece ve sadece o %3 ünü kullandığınız beyninizi biraz daha sınırlarından çıkarıp düşünerek , düzeltebilirsiniz her şeyi!!

1 yorum:

  1. Geçmiş olsun..
    Sağlık olsun üzülme diyecem ama insan ister istemez üzülüyor.
    Birşeye(veya birine)bağlanmaktan ne kadar korksak da sanırım elimizde olmadan bağlanıveriyoruz.Ya da benimsiyoruz zamanla o şeyi.Olmayınca da ister istemez eksiklik hissediyoruz ve bu sinirlerimizi bozuyor.
    Mesela ben (ki bağlanmaktan korkmuşumdur her zaman)o kadar benimsiyorum ki sahip olduğum eşyalara isim bile takıyorum.. :)

    YanıtlaSil